Başkanlık isteği iktidar tarafından ısrarla gündemden düşürülmezken, muhalefete ve millete karşı şeffaf olmama yolunda direten bir iktidarın başkanlık sürecinde aşama kaydetmesi zor görünüyor.
Ne istediğini bilmeyen bir iktidar…
Ne yapacağını bilemeyen bir muhalefet…
Siyasetsizlik belirsizliğinde kalmış bir toplum…
Tüm bunlar çok bilinmeyenli bir denklem oluştururken, problemi çözme konusunda ne iktidar kanadı ne de muhalefet samimi olmamayı seçerek seçmenlerini kandırabileceklerini sanıyorlar.
Amerikan modeli denildi, Fransız modeli denildi, Meksika modeli denildi şimdi de Türk modeli deniliyor lakin sistemi ülkeye yerleştirecek olanların bile bilgi sahibi olmadıklarını düşünüyorum.Peki buna rağmen neden başkanlık sisteminde ısrarcı olunuyor anlamış değilim.Acaba muhalefetin ve vatandaşlarımızın Türk tipi başkanlıkla ilgili korkularının temelinde tüm erklerin tek kişi yada kurumda toplanabilecek olması olabilir mi?Ülke sivil bir dikta yönetimine yada katı bir otoriter yönetime kayabilir mi?Ülkede tek tip insan ve düşünce çoğunluğu oluşturulabilir mi?Muhalif düşünceler sindirilip ülkeye parti-devlet anlayışı yerleştirilebilir mi?Özgürlükler sekteye uğratılıp zamanla kaybedilebilir mi?Sistem değişikliği ilerleyen zamanlarda evrilerek rejim değişikliğine dönüşebilir mi?
Tüm bu sorunların yanıtı evet.
Cevabın evet olmaması için iktidardan yetkililer halkın karşısına çıkıp ‘bizim istediğimiz sistemin hiç korkulacak yanı yoktur.Atılacak tüm adımların üniter yapımıza zarar verilmeyecek şekilde hukuka uygun bir işleyişe sahip olacağı teminatımız altındadır.Geçmişte olduğu gibi gelecekte de erkler birliği değil erkler ayrılığına bağlı kalacağız.İnsan haklarına, demokrasiye, milli iradeye, evrensel hukuka, manevi değerlere yaklaşımımız bugün nasılsa yarın da öyle olacaktır.’Bu ve buna benzer daha kapsamlı bir açıklama yapılmadığı sürece vatandaşların kafasındaki soru işaretleri azalacağı yerde daha da çoğalacaktır.Şuan iktidarın yürüttüğü mantık akla uygun olmamakla beraber, ‘sistemi meclisten yada halktan geçirelim sistemin içeriğini sonra açıklarız.’ Kimse kusura bakmasın ama seçmen aptal değil.İnsanlarımızın olası bir referandumun bir parti yada şahıs oylaması olmadığını idrak edecek kadar zekaya sahip olduklarını bilmenizi isterim.
Yapılması gereken başkanlık sistemini meclis çatısı altında siyasi partilerin bir araya gelip partilerinin önerilerini sunup siyasiler ve hukukçular nezdinde tartışmaya açmaktır.Olası bir anlaşmada alınan karar halka sunulur ve halktan çıkacak sonuca da her iki kesim riayet eder.Biz vatandaşların istediği sadece budur.
*Siyaset yapamama hastalığı kronikleşen Kılıçdaroğlu’na birileri siyaseti öğretmezse, kendisi iktidar nezdinde ezilmeye hep mahkum kalacaktır.
